8 Şubat 2015

Turuncu Akıllı Olmak ~ Mutlu bir Akıla Sahip Lider olmak

KOŞ HOMER KOŞ

Fakir İtalyanca'm beni yanıltmıyorsa,

"ne zaman bir spor mevzusuna dalsam, ne kazanmışım, ne kaybetmişim, benim için mühim değil, mühim olan ne kadar içtiğimdir"

bab'ında birşeyler mırıldanıyor Homer...

Lecce'de bir barın vitrininden bize sesleniyor...

Koş koş koş, nereye kadar; menziline gelmeden benzini biten, son model spor arabalarla dolu, hayat denen bu otoban...

Nefesinin yettiği kadar yaşar insan, bacakları taşıdığı kadar koşar.

Koşalım peki; İstikamet Nereye?

Nefesi ne için tüketmeli, bu bacaklar bizi nereye taşımalı?

Yüreğinin götürdüğü yere git demişti, internet öncesi, naif romantik dönemlerin saman kağıdına basılı kitaplarından birinde, Tamaro... Sene 1994, Can Yayınları. Ben okumamıştım, o ayrı...

Sapla samanı ayıramayan dünyanın, yüreğini sosyal medyaya saplayacağını kim bilebilirdi. O zamanlar ne medya online, ne de sosyalliğin tarifi internet üzerinden.

Sadece 20 yıl geçmiş üzerinden...

Tek yürek olmanın artık yetmeyeceği besbelli...

Akıl ve Kalp dengede durup düşünmeli insan. Ve istikametini belirlemeli.

Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmeli.

Öz'ünüz Söz'ünüz Bir olmalı.

Ve düşündüklerinizin ve adımlarınızın bir kıymeti...

( What I think and What I do Matters! )

O vakit sizin de bir izleyeniniz olur belki.

İşte şimdi Mutlu bir Akıla sahip Lidersiniz. Artık ünvanınız tescilli...

Pozitif düşünün, Mutlu çalışın… Turuncu Akıllı olun...

Boş akılla bara doğru koşma işini Homer'a bırakın...

Özkan Zere 3 Şubat 2015

Turuncu Kurbağa workshopu sonrası klavyeden dökülenler...